Salı, Mayıs 20, 2008

Pezevenk


Deterjan kolilerini açarken elime geçti kitap yeniden ve aklıma bizden birini getirdi. Nedense?
Zurnik'i hatırladım. Eski İstanbul'da en namlı "Randevu Evi" sahiplerinden biridir Zurnik. Madam Atina, Lüks Nermin, Ayşe Nimet ve Zurnik. En iyi müşterileri devlet erkanı ve ülkeye resmi ziyaret için gelen devlet adamlarıymış. Hatta gönderdiği kız, Endonezya Devlet Başkanı Sukarno'ya hastalık bulaştırdığı gerekçesiyle 27 Mayıs ihtilali esnasında içeri alınmış ve ifade vermiş. Oysa Sukarno'ya giden kız Zurnik'in değil, Lüks Nermin'den gönderilen genç bir sermayeymiş. Rahmetli Ananem öyle anlatırdı. Neyse... Zurnik'in bir şehir efsanesi gibi anlatılan hayatına dair pek fazla bilgi ve belge yoktur. Rivayete göre bazı belgeleri -adı bende saklı- bir gazetecinin arşivinde uyumaktadır. Uzun zaman Yeşilçam Sokağı'ndaki kahvelerde vakit geçiren Zurnik'in bizzat kendisinden duyduğum meşhur bir hikayesi vardır, herkesin yarım yamalak bildiği, duyduğu.. Aktarayım istedim.

Efendim, geçmiş zaman, Pera'nın şık lokantalarından birine girder Zurnik. Masasına doğru giderken diger bir masada oturan şık beylerden birinin "Pezevenk" dediğini ve kendisini gösterdiğini görür. Usulca yanaşıp, masada beyefendilere eşlik eden hanımlardan izin isteyerek bembeyaz keten örtünün üzerine cebinden çıkardığı dolmakalemle 'Pezevenk' yazar ve şık beyefendiye dönerek sorar:
- Burada ne yazıyor okur musunuz bayım?
- Pezevenk..
Zurnik ceketinin iç cebinden çıkardığı bir tomar parayla yazının üzerini kapatır ağır hareketlerle ve yeniden sorar,
- Ya şimdi ne yazıyor?
Adam cevap veremez. Kızarır bozarır. Zurnik devam eder:
- Umarım cebinizde nazarımda oluşan lakabınızı örtecek kadar para vardır bayım.




•••
Pezevenk, Iceberg Slim / Çeviri: Avi Pardo/ Parantez Yayınları, 264 sayfa,

Hiç yorum yok :