Cumartesi, Mayıs 10, 2008

Gül Bayramı: Richmond Nua


Bulunduğu mevkiye ilk kez gidiyorsanız, oteli bulacağım diye didinip sonunda kaybolma ihtimalinizin yüksek olduğu göl manzaralı bir spa merkezi burası. Bir kez konuk oldunuz mu, evinize broşür, yeşil elma, gül dolu keseler filan yani ellerine ne gelinse promosyon niyetine yolluyorlar. Bu sebeple iletişim adresi verirken dikkatli olun. Ne diyordum? Hah! Tabela mabela hak getire! Eğer yolu ve civarı bilmiyorsanız, kaybolmanız işten bile değil ya da ben yeteneksizim. Neyse ki bakkal çakkal, bisikletli teyze, burnunu karıştıran amca filan oteli ezberlemişler de, el kol muhalefetiyle bulabiliyorsunuz yerini. Mimari yapısı oldukça sade tasarlanmış. Göz yormayan iç dekorasyonu ve oda düzenlemeleriyle adımınızı attığınız andan itibaren dinlenmeye başlıyorsunuz. Odalarda beni rahatsız eden tek detay, banyonun baş köşeye konuçlandırılmasıydı. Odadan içeri giriyorsunuz iki tarafı camlı, kapısı sürmeli, kilitlenemeyen bir banyoyla gözgözesiniz. Jaluzi maluzi hikaye! Misal ben konakladığım süre boyunca kat tuvaletini kullandım. Üstelik epeyce bir sıra bekliyorsunuz kat tuvaletlerinde.

Otel personelinin en dikkat çekici yanı hepsi çok genç, deneyimsiz ama gayretli. Buna rağmen otel yönetimi, spa personeli konusunda önceden aldığı eleştirileri dikkate almış olmalı ki, durumu toparlamış, bilumum çekik gözlü güzel kızı ve adamı ortalığa salmış. Yerli spa'cıların da tamamı spor akademisi mezunu, yetenekli gençlerden oluşmuş. Bütün buhar banyoları, tuzlu sıcak, tuzsuz sıcak su havuzu, açık havuz, göl kıyısındaki efil efil esintili kabanalarda özel çift masajları ve elbette göl manzarası aldığınız program dahilinde sabah 07.30-22.00 saatleri arasında emrinize amade. Masajlar, Türk Hamamı, Kleopatra Banyosu, Vip odalar, cilt ve vücut bakımı denilen asıl naneler ise ekstra ücrete tabi. Sözde otel içinde / dışında değişik yerlere kondurulmuş 3 değişik mutfağı içeren restoran var ama tamamında İtalyan Mutfağı hakim. Yine de yemekler güzel. En şaşırtıcı olan da otelin geniş ve oldukça kaliteli bir şarap listesine sahip olmasıydı.

Tabii ki otele 14 yaşından küçük çocukların alınmaması da ayrıca bir rahatlık konusu. Hoş, bulunduğum tarihler nedeniyle mi bilmiyorum ama otel müşterisinin yarısı müze ziyaretçisi kılıklı Zeytinburnu sosyetesinden, diğer yarısı da hafta arasında yabancı uyruklu hanım kızlarımızla gündelik nikahlı pamuk tüccarı kılıklı adamlardan oluşmaktaydı. Spa alanında, otelin verdiği şık keten kimonolara sıkı sıkı sarınmış kadınlar ve adamlar elele tutuşarak gezinip, buhar odalarına ve etrafta yatıp uzanmış diğer insanlara meraklı gözlerle bakıp duruyorlardı. İlik gibi genç kızların başını bekleyen amcalar, "Lan karıyı boş bırakırsam biri kapar mı?? Sikicem havuzunu mavuzunu kızım, sıcaktan imanım gevredi, gel odaya çıkalım!" bakışlarıyla etrafı süzüyorlardı. Eh, koca tesisi böyle müze ya da gecelik otel gibi kullanırsan ücretler fahiş tabii. Darıca Kuş Cenneti'ne gideceksiniz o zaman.. Yok, ben iki gün kaçamak yapıp vücudumu ve ruhumu dinlendireceğim derseniz de, fiyatları oldukça uygun.
Umarım bu müşteri portföyü mevsimsel veya sadece bir tesadüftür. Aksi halde Richmond Nua Wellness Spa, bu hızla giderse tez zamanda e5 kıyısındaki otellerden birine dönmeye adaydır nazarımda...

Şimdi de "Gül Bayramı" vesilesiyle müşterilerine bir paket hazırlamışlar. 18 mayıs itibariyle, 2 günlük, 2 kişilik kahvaltı dahil fiyatı: 1420 ytl.-
Eğer giden olursa, dönüşte bildirin yorum niyetine, var mı otelin halinde tavrında bir değişiklik, taze haberleri sizden dinleyelim..



•• Fotoğraf ilgili kişi ve eserlerin resmi web sitesinden alınmıştır.

Hiç yorum yok :