Cumartesi, Eylül 21, 2013

Kayıp: Mehmet, Özlem'i Seviyo!




Dün gece Kayıp'ın ikinci bölümü yayınlandı. İlk bölümdeki ses sorunu giderilmiş, arka plan müzikleri ziyadesiyle geri çekilmişti. Hikâyenin 3 bölüm daha topallayacağını sahibi İrfan Şahin de röportajlarında açık açık beyan ettiği için orasını fazla deşmeyeceğim. Bazı oyunculuklar bana sorarsanız hâlâ sorunlu duruyor. Ama bana sorarsanız.. Misal Kürşat Alnıaçık, yakın planlarda fazladan mimikli ve kaşı gözü çok hareketli görünüyor. Onun kaşına gözüne bakarken lafları kaçırıyorum. Çok büyük sorun değil de, çenemi tutamıyorum işte..

Kayıp'a, Mete Horozoğlu sesi eşliğinde özetimsi bir 'Previously On' da eklemişler. Metinde bir-iki saçma kitabi cümle vardı ama idare eder. Özellikle Özlem'in payına düşen diyaloglarda inceden bir acemilik de sezmiyor değilim. Daha dikkatli bakmak lazım. Hikâyede kendini en korunaklı tutmaya çalışan karakter Özlem ve ağzından çıkanlar belki daha özenli olmalı. Telefon konuşmasındaki her yöne giderli "Anneciğim" tonlamasının da sebebini anlamadım sanmayın. Neyse.. Bölüm başlar başlamaz 15 saat geri gittik. Açıkçası Mehmet'in takip sahneleri ortalamanın üzerinde heyecan vericiydi. Etkilenmedim diyemem. Fakat hikâye annenin acısına dönünce hızla zap yapasım geliyor. Dolunay Soysert'i de germek istemiyorum amma ( Bendeki de ne kibirli bir özgüvense!) Leyla yorumunda adını koyamadığım, içime sinmeyen bir yapaylık var. Çözüm de öneremiyorum sadece mızmızlanmakla kalıyorum. Dün gece izlerken dedim ki, Allahım biri bu kadına sakinleştirici iğne vursa da bölüm boyunca boş çuval gibi otursa!

Artık reji için övgü düzmek istemiyorum. Kadın, ( pardon Hocam, laf öyle geldi) Ömer Kavur ve Ziya Öztan'ın rahle-i tedrisinden geçmiş, sakızdan çıkma niyet manisi koysanız önüne dünya kuruyor. Ne övücem? Bu hikâyenin reyting listesinde ilk 10'da kalmasında en büyük pay rejinin ve çok kaliteli performanslar sergileyen oyuncularındır. Dün gece Mehmet'in ailesiyle de tanıştık. Aileyi de çok sevdim. Aslında hikâyenin acilen bir aşka ihtiyacı da yok değil. Dün yayınlanan bölümde zihnimi en ferahlatan sahneler Mehmet ile Özlem'in ufak flörtleşmeleri oldu. Mehmet ve Özlem arasında ağır arızalı, bol tutkulu bir aşk izlemek istemeyen var mı?

Aslında Kayıp'ın geleceği için hiç endişelenmiyorum. Kanal D, her türlü zararı göze alıp işi tutturana kadar direnecek, ekrandan çekmeyecek, eminim. Son olarak, dünkü bölüm, haftaya da Kayıp izlememi sağlamaya yetti. Med Cezir şimdilik benim için fazla ergen bir hikâye..



Öyle yani..


.

Hiç yorum yok :