Salı, Eylül 15, 2009

DNS Sorunu

Dün geceden beri blogger ulaşımı imkansız hale gelmişti. Sebebini bilmediğim bir DNS sorunu yaşanıyormuş. Ben de arızanın dns sorunu olabileceği ihtimalini Ekşi'de okuyunca, değiştirdim. İşte burdayım! Yine de listemdeki pek çok bloga ulaşamıyorum. Sevimsiz bir durum.. Umarım tez zamanda düzelir.

İstinye Park'ta geçirdiğim iki saati saymazsak, karanlık bir gün geçirdim sayılır. Sezon açılmış. Markaların erkek reyonlarının iç karartıcı renkleri gözüme çarptı. Raflar ve vitrinler mürdüm, siyah, gri, kahverengi ve petrol mavisi ile dolu. Neyse ki alışveriş amacıyla gitmediğim için etrafı geviş getire getire dolaşmadım.

Tadım kaçık. Annemin de ayarı... Yine yalan söylemeye başladı. 10 yıldır sürgit devam eden bu mani-depresyon çemberinden çok yoruldum. Mani ve depresyon arasındaki bu gidiş-gelişin arası kısaldıkça benim de tahammülüm azalıyor. Zaman geçtikçe annemin duygu durumundaki değişime daha zor katlanır oluyorum. Bu sabah kan tahlili yaptırması gerekiyordu. Dün gece konuştuk ve saat 13.00'de tahlil yaptıracağı yerin önünde buluşmak üzere sözleştik.

Buluşmaya gelmedi. Mecidiyeköy'de tam 1 saat bekledim. Sadece beklesem iyi. Söz verdiği saatte gelmeyince ve telefonla ulaşamayınca ödüm patladı. Korktum. Evine de gittim, zili çaldım, açan yok. Yukarı çıktım korkarak. Evvelce iki kez intihara kalkıştığı için insanın aklına bin türlü kötü durum geliyor. Neyse ki evde de yoktu. Cep telefonu kullanmayı da kabul etmediği için oturduğu muhitte bulunabileceği devamlı gittiği bütün yerlere tek tek baktım. Bulamadım. Sinir ve korku içinde işe gittim.

Akşam üzeri bir telefon kulübesinden aradı. "Sabah hastalandım, yatıyordum o yüzden gelemedim." dedi. "Anne ben eve de uğradım yoktun, merak ettim seni" dedim. "Sabah hastalandım ama sonra çıktım evde oturmaktan sıkılıp herhalde o esnada gelmişsindir." dedi. Şu saat oldu yine ortada yok. Yarım saatte bir evi arayıp, gelip gelmediğini kontrol ediyorum. Çok sıkıldım artık, çok...

Günü bitirmeden önce yolunuz düşsün istedim: 'Aydın'lık için

Böyle yani...

13 yorum :

sinagrit dedi ki...

Bende çok sıkıldım ranini.
Çok çaresizim.Bütün gün bir pazarlama firmasındaki üç kağıtçılarla cebelleştim. Bir aydır annemin kapısına dadanmış durumdalar. evin içi termosla,tabak çanakla dolmuş durumda. her gün birşey satıp senet
imzalatıyorlar.Korkuyorum.Bir gün
birisi borç senedide imzalatır. Hatırlamıyor.yıllar önceki bir olayı hatırlıyor ama bir aydır her gün termos aldığının farkında değil. Bu gün keşfettim. Aylardır her gidişimde aldığım tuvalet kağıtlarına ne olduğunu. Bütün ruloları dolaptaki uzun kollu giysilerin kollarının içine sokmuş.
Ne kadar komik ve acıydı anlatamam.
senin anne postların bana teselli oluyor. Galiba hiç yalnız değiliz.

Judy Abbott dedi ki...

anneme cep telefonu aldık, çünkü yaşı ilerledi ve ben artık her daim merak ediyorum onu. neyse 1 senede arama yapmayı ve gelen aramayı cevaplamayı da öğrendi. ama telefonu yanında taşımıyor. ne zaman arasan yok, evdeyse kullanıyor cebi, dışarıda mümkün değil ulaşasın, yahu o zaman ben seni evden arardım... cebi niye aldık?

öyle işte:)

ranini dedi ki...

@sinagrit

çaresiz bir kısır döngü... her gün biraz daha kötüleşiyorlar. çok iç acıtıcı bir durum. hayatta yalnızlık bu sebeple de zor. bazen keşke bir kardeşim olsaydı diyorum. hiç değilse sıkıntıyı paylaşırsın. yalnız olunca hem maddi, hem manevi olarak yük üzerine biniyor.

geçen ay bir sıkıntı atlattım ömrümün 5 yılını yedi bitirdi. şimdi kafa ayarsız olduğu için masraf oluyor geyiğiyle ilaç içmiyor diye bunu bir tanıdık vasıtasıyla acilen kurula sokup ilaçlarını sigortadan almasını sağlamıştık. hani masraf bahanesi kalksın ilaçlarını içsin diye. buraya kadar güzel di mi.. aradı. "biliyor musun, benim ilacım bitti. ee anne. eczaneye gittim. ee... doktor bana günde iki tane ilaç yazmış ama kurul günde bir hesabıyla ilaç yazmış. ee.. ilaç alamayacağım. kaç tane ilacın kaldı anne? bi tane vardı sabah içtim. eczaneden al anne? param yok.
anne nası paran yok daha dün verdim? onu aldım bunu aldım ona verdim buna verdim bir araba yalan. canı sağolsu ama. ikitelli'deyim. çıkıp gitmem mümkün değil. tükendim kaldım telefonda. kimi arayıp da git anneme ilaç al diye rica edebilirsin o saatte, kime nazın geçer? bir ya da iki kişiye di mi... birini aradım cebi kapalı. diğeri ayazağaköyü'nde çıktı. kurudum kaldım. daha çaresiz dertleri olanlara allah sabır, çare versin de bu akılla alakalı işlerde hastanın yaşı ileriyle ondan çok etrafını tüketiyor.

çavdar dedi ki...

yalnız bırakmayın annelerinizi yanınıza alın alamıyorsanız bir formül bulun bakıcı tutun yaşlılar yurduna yatırın ama yalnız bırakmayın.

ranini dedi ki...

@çavdar

tavsiyelerin için çok saol. iyi ki söyledin sahiden de biz bunları hiç akıl edemedik bunca senelerdir..
ben gidip yarın çözeyim o zaman bu sorunu şıpadanak!

gezentimezenti dedi ki...

Önceki postum geldi mi gelmedi mi bilmiyorum, en dandiğinden bir bağlantı ile nete girdiğimden ve zırt pırt netim koptuğundan, baştan yazıyorum.

Allah yardımcınız olsun, benim anne daha genç sayılır, 47 yaşında olacak Ekimde kısmetse. Ancak 2 yıldır dedemi yitireli beri konsantrasyon sorunu yaşıyor ve yer yer unutkanlıkları artmaya başladı tedirgin ediyor beni :S

@çavdar;

Dediğiniz yöntemleri illa ki ranini de denemiştir, ama insanlar yaş aldıkça katılaşıyorlar onları bir şeye ikna etmek zorlaşıyor haliyle, babaannem de 15 yıldır dul, 79 yaşında bir "yalvarmadığımız" kaldı yanımıza almak için ama argümanı şu "Herkes yerini yurdunu bilsin, hiç bir evladımın kurulu düzenini bozamam".

Gulhan dedi ki...

bekara kari bosamak kolay derler ya Ranini...basina gelmeyenin bu durumlari anlamasina imkan yok. ilac almak istemeyen birine ilac aldirmak cok zor, yegenlerim polis zoru ile ablami hastaneye goturmek durumunda kaldilar, bilmeyen bilmez bunun nasil birsey oldugunu. ustelik doktoru bile kandiracak yok bunun birseysi dedirtecek kadar da rol yapabiliyorlar.
zor isin, sabir diliyorum hepinize, baska yapacak birsey yok cunku..

herhangi biri dedi ki...

@ranini ve sinagrit,
zor bir durum gercekten, Allah size ve butun bu sorunlari paylasanlara kolayliklar versin. sinagrit'in bahsettigi hem komik hem aci olmayi cok iyi anliyorum nedense, herhalde ben olsam aglamaya benzer kahkahalara bogulurdum. Allah acil sifalar versin...

tuba dedi ki...

Bende çok istiyorum zaman zaman kardeşim olmasını.. Sırf bu sebeple kızıma babası kardeş yapsın çok istiyorum.

Çok üzülüyorum elvadıma.. Evlenecek.. cocukları olacak.. bana mı gelecek, babasına mı, eşinin ailesine mi ? kendi çocuklarına mı vakit ayıracak yoksa kendine mi ? eşine mi ?

Bizim aile de çocuklu ilk boşanan (babamdan sonra) benim. Okul sebebi hariç hiç bir 'kız' bekar ailesinden ayrı yaşamadı. Boşandığımda hiç aksini düşünmeden.. Annemin evini dağıttık, benim evime taşındı.. Ne büyük gaflet.. anladım anladım ama çok geç oldu.. Şimdi ayrılalım diyoruz ama şartlar.. zorluyor.. bu yüzden annenizi yanınıza alın diyenlere gelin bir hafta sizi bizde misafir edeyim diyorum.

O bizden memnun değil..
Biz ondan..

Evde 3 kişiyiz 2 tv 1 pc yetmiyor. Sabah banyo sırası şaşıyor.. inanılmaz anlatınca, .iktiri .oktan olan sebepler yaşarken.. nasıl ağır yük inanın ifade edemem.. ederim de çok ayip olur..

Biz henüz sizin devrelere gelmedik ranini ama okudukça içim buruluyor. aneneni anneme çok benzetiyorum.. geçmiş yazılarını okudukça.. bende bende diyerek gözüm doluyor.. hayatı boyunca mutsuzdu.. kocasının hıncını hep benden çıkardı.. o kacasından ben ondan dayak yedim.. allahtan ulu adalet 11 yaşındaydım.. o 46 yaşındaydı.. öldüğünde.. yıllarsa rahmetli demedi annem.. hep sucladı.. ben hep ezildim.. off neyse.. ben yazınca 3. sayfa haberi gibi okunuyor farkındayım..
neyse..

tuba işte..

Salome dedi ki...

Siz yaşlanınca ben size bakarım demiştim de anneme bir kere "kızım insan eti ağırdır akıl başta olmayınca çekilmez" demişti.
Fiziksel hastalığı olan ama herşeyin bilincinde olan yatalak vb. durumlar hem hasta için (yük oluyorum düşüncesiyle) hem bakan için zor. Ama akılla ilgili sorunlar gerçekten bambaşka, sadece bakan bilir. Büyük halam kendi kızını komşulara, bize şikayet ederdi, korkunç şeyler anlatırdı. Kendi kızı değil gelini olsa insan acaba mı der. Gerçekten hem üzücü hem fena bir şey :( Allah sabır versin.

zelmac dedi ki...

ranini,

bakıcı/yardımcı düşünmez misin hiç? hem yalnız kalmaz evinde, yemegini banyosunu alışverişini yaptırır. ilaclarını takip eder,haftada 1 gün izinleri var yani 6 gün 24 saat annenin yanında olur.
hem birlikte gezerler, senin de aklın kalmaz. bu isi yapan ciddi kuruluslar da var, illa moldovyalı olması gerekmiyor, azeriler, türmenistanlılar falan da geliyor. sen seçiyorsun, memnun kalmazsan degistirebiliyordun bakıcıyı ucretsiz...
aklında bulunsun , sevgiler

ranini dedi ki...

@zelmac

elden ayaktan düşmediği için kadının kendi yaşam alanına bir insan sokamıyorsun. istemiyor. benim yardımcı kadınımı yolluyorum. zorla alıyor içeri. en son yolladığımda da kızın arkasından "hırsızı bu, kullanmadığım cüzdanım vardı bulamıyorum, iki tane gömleğim vardı kayıp, gelmesin bir daha bana" dedi.

üzerine alınma ama maalesef senin/ sizin hemen aklınıza gelen ya da sizin bile aklınıza gelmeyecek formülleri denedim çünkü dünden beri değil, "10" (on) yıldan beri bu durumla muhatabım:(

Adsız dedi ki...

I don’t usually reply to posts but I will in this case. I’ve been experiencing this very same problem with a new WordPress installation of mine. I’ve spent weeks calibrating and getting it ready when all of a sudden… I cannot delete any content. It’s a workaround that, although isn’t perfect, does the trick so thanks! I really hope this problem gets solved properly asap.