Cumartesi, Eylül 18, 2010

Perran Kutman'dan Deli Saraylı


Ne yazık ki başlık yaptığım bu tanıtım cümlesini duyduğum ilk günden beri sonucun böyle olacağını tahmin ediyordum. Şaşırmadım. Hangi sonuç mu? Anlatıyorum. Son yayımladığı sefalet, "Evcilik Oyunu" sebebi ile Show Tv'yi boykot ediyorum. İzlemiyorum. O sebeple dün gece "Türk halkının nabzını benden iyi bilen yoktur, ne yazsam tutar" tadındaki açıklamasından sonra ürettiği her projesi batan Osman Sınav'ın yeni dizisi "Kılıç Günü"nü ve yazar ekibi değiştiren, "Hanım'ın Çiftliği"ni izleyecektim. Böyle planladım gecemi ama planladığım gibi olmadı. Yayım vaktine doğru ağır bir kaşıntı tuttu. Yeminimi bozdum. Gani Müjde'nin hatırına Deli Saray'lıyı izledim. Mutsuzum.

Fikir mükemmel. Mükemmelden de önemlisi, kusursuz. Fikrin hayat bulduğu "dönem" on numara önemli, civcivli ve yazan adam için ab-ı hayat niteliğinde. Hikayeyi fısıltı gazetesinin manşetlerinde gördüğüm ilk günden beri ekrana çıkmasını gülümseyerek bekliyordum. Nihayet dün gece ilk bölümü yayımlandı. Projenin yönetmeni Aydın Bulut, ödevini iyi çalışmış, 1000 numara iş çıkarmış. Sokağa, döneme, geniş kadraja, kumandanın selam çakan mahmuzlarına tek kelime edemem. Allah için sanat yönetimi de iyi çalışmış. Ha, elbette didiklersek yüzlerce hata bulur, sayar dökeriz ama fikir o kadar parlak ki gerek yok, hırpalamamak lazım.

Gelelim oyunculuklara.. Perizat bildiğin, Perihan, Şehnaz, Afet.. Bir milim değişikliği yok kostümleri görmezden gelirsek. Oysa üzerine basa basa "diğerleri göz hizamdaki karakterlerdi, bunu bilmiyordum. ilgimi çekti" diyerek rolünü övmüştü yedi düvele Perran Kutman, doğal olarak ben de başka bir kadın izlemeyi umdum, dört yıl aradan sonra ama bulamadım. Mahsuru da yok. Perran Kutman bize sunduğu her haliyle izlenmesi gereken bir oyuncudur ama bilinsin ki kimsenin Perizat'a kuş kondurduğu yok. Çetin Tekindor ise tam aksine Miralay'dan bozma uşak karakterinde doğuştan armağan edilmiş yeteneğini konuşturdu. Yönetmen nadiren de olsa kimi anları ( yorgunluktan olsa gerek) es geçip adamın oyununu bölse de Tekindor, karakterinin her milimetresini konuşturdu Allah için, gönlüne sağlık olsun.

Deli Saraylı'nın, Cüneyt Türel, Ani İpekkaya, Ünal Silver, Engin Alkan, Öner Erkan, Özge Özpirinççi, Kenan Ece, Melis Birkan, [ve yapımcı şirket yüzünden adına ulaşıp yazamadığım. açasın adam gibi bi site koyasın full kadronun adını?] gibi oyunculardan oluşan çok değerli bir kadrosu var. Bazı plastik malzemelerin seçimi gereksiz olmuş, yerlerine no name oyuncu koysan da bal gibi olurmuş. Sonuçlara bakınca da izlenirliğe bir katkıları olmadığı ve olamayacağı da ortada üstelik.. Kim mi? Eleştiriden öğrenen, rol paylaştığı iri isimlerin yeteneklerinden etkilenip, kendini geliştiren bir malzeme olmadığı için isim bile telaffuz etmeyeceğim. Neyse..

Çoğunluğun aksine projenin seçtiği ingiliz aksanlı Türkçe'yi çok sevdim, başarılı buldum. Ne tuhaf bir insanım değil mi? Ez cümle, Deli Saraylı AB'nin gösterdiği ilgiyi kabartıp listede biraz daha yukarılara doğru tırmanırsa ne hoş olur aksi halde 4-5 bölüm sonra tozlu raflardaki yerini alır. Yemin ederim, projenin fikrine de yazık olur. O sebep, biraz abanıp izleseniz diyorum..

Ah.. Unutmadan... Haluk Bilginer, Mehmet Turgut'a verdiği röportaj esnasında kendi adının da alfabetik sıra ile listelendiği sıfatı yani "oyuncu"ların bir kısmını "yavşak" olarak tanımlamış. olsun. Benim için mahsuru yok. Her insan evladı, her sözü söylemekte özgürdür. İstediği sözü söylemeye en çok da Haluk Bilginer'in hakkı vardır. Ancak kim yavşak, kim taşşak tartışmasını yeniden başlatırken bulunduğu sektörün sorunlarına da aynı rahatlık içinde dalmasını ve kemikleşmiş meseleleri yorumlamasını beklerim. Beklemek de benim özgürlüğüm. Yoksa popüler bir söylem peşinde koştuğunu daha da fenası an itibari ile bulunduğu mekanda volta atarak röportajını yayımlanmadan önce son birkez okuyup, onay vermediğine bin pişman olduğunu düşüneceğim.



Böyle yani..


.

8 yorum :

Adsız dedi ki...

röportajın tamamını okudun mu ne biliyorsun söylemediğini?

ranini dedi ki...

okumadım ama bahislediyse bile "yavşak" kadar ses çıkartmayacak cümleler kurmuş demektir.

Judy Abbott dedi ki...

uzun ömürlü olmasını dilediğim bir dizi amma olmayacağını sanıyorum:(

Marjo on makeup frenzy dedi ki...

Ben de herkes beğendi diye bugün izledim, beğenmedim pek.. Seyredeceğimi sanmıyorum :(

seloke dedi ki...

Zamanı durdurmak mümkün olsa, Çetin Tekindor gibi adamlar hiç yaşlanmasalar. Küçük Ağa'daki halini hiç unutmam. Beyaz hoca cübbesi, siyah sakalı ve siyah başlığıyla. Diziye gelince çok iyi olmuş herşey ama olmamış işte.

Rana dedi ki...

ben de bir Perran Kutman hayranı olarak daha çok ümitliydim, ama umdugumu vermedi malesef. Perran Kutman'ın hep aynı oyunculugu sergiledigine fazla katılmyorum, Perihan Abla'dan vy Sehnaz Tango'dan farklı şimdi Perizad, ama tek dezavantajı sanırım yıllardır saçını, makyajını ve imajını asla ve kat'a değiştirmemesi

inşallah sonraki bölümlerde daha komik ve güzel ilerler dizi...

cenebaz dedi ki...

Ranini, Behzat Ç.'yi izledin mi?

godzi1982 dedi ki...

ben de beğenmedim mesaj kaygısı var ve izlerken ister istemez sıkıyor beni
bir de şu kötü adamları ne zaman başrol oyuncuları kadar kaliteli oyuncular oynayacak acaba (şimdilik ezel hariç diyebiliriz)