Cumartesi, Kasım 01, 2008

N'olcak Şimdi?


Kriz geldi kapıya dayandı. Dayandı mı? Gerçekten bir kriz var mı? Bilemem. İşin erbabı bilir. Buyursun, onlar anlatsın var'olan krizi. Ben kulaklarıma da inanmıyorum uzun zamandır. Duyduğuma göre de televizyon yöneticileri kemer sıkmaya çoktan başlamış. Ecel gelmiş kapıya, baş ağrısı bahane, derdi rahmetli ananem duysa. Allah rahmet eylesin. Önce dizi bütçelerinden başlamışlar kemeri sıkmaya. Köşe yazarları bile yazdığına göre bu bilgi doğru olmalı. Yetmezse işten adam çıkarırlar. Ferahlık olur. "Job describition" çevirisi uydurmaktan ve üretmekten helak olduk. Neyse.

Beyazcam, bu krizi küçük bütçeli stüdyo programları sayesinde mi atlatacak? Kemere son delik böyle mi açılacak? Dedikleri gibi önümüzdeki sezon show programları, yarışmalar, yemekli memekli temalar mı izleyeceğiz? Ki bu yönelimi bir yıldır duyuyoruz. Yaz başında, "Var mısın Yok musun" gazıyla dellenmedi mi formatörler, duymadık mı hazırlanan onca projeyi? Amerikan televizyonlarının son 4 yıldır uyguladığı gibi "butik" işler mi revaçta olacak. Hamdolsun her rüzgarı almamız aşağı yukarı bu kadar sürüyor. Elde pişiyor bize dört sene sonra yine ham düşüyor anasını satayım. Peki.

Peki, bu işleri kim üretecek? Şimdi de ömrünce drama/sitkom niyetine sabun köpüğü üflemiş yapımcıların stüdyo programları ve show programları üretimini öğrenmesini mi bekleyeceğiz? Var mı bu memlekette show yazabilen, format geliştirebilenler? Yeterli sayıda mı? Onlar program üretecekler de biz kimlerin şovlarını izleyeceğiz? Önüne gelen shovgirl, talk shovcu, yarışma sunucusu mu olacak? Süper çözüm! Sözde reklam geliri aynı, görünen gideri ufaltıyoruz. 25 oyunculu kadrolar kurmak yerine, bul bir sunucu hatta maaşa bağla. Kur dekoru, koy kızı, üç tane çalgıcı tıngırdasın fonda. Gelsin konuklar, gitsin komik vtr'ler. Al sana eğlence. Kuyruğuna takıntılı kedi gibiyiz.

- N'olcak şimdi?
- Vatan Konserve..





••
Sun Jar, five non blondes

13 yorum :

Smoking kills dedi ki...

artık kimse hatırlamaz bu sloganı:)

ranini dedi ki...

@smoking kills

ben de hatırlamam. annem anlatırdı reklamı:))

teletabi dedi ki...

geçenlerde okan bayülgen in sade vatandaş programında benzer konulara değinildi. şöyle bir tespit yapıldı "1994 krizi de beyazıt öztürk, 2001 krizi de ata demirer gibi yıldızlar çıkarttı" şeklinde. açıkçası özgün formatlarda düşük bütçeli yapımlar bekliyroum ben. her ne kadar başarı oranı çok düşük olsa da yine beyazıt öztürk ya da ata demirer gibi yıldızlar (en azından bir iki tane) kazandıracağını düşünüyorum bu krizin.

Bir de aynı programda "dizi setinde biri ölmeden herhalde dizilerin süre vb gibi durumları hakkında düşünen olmayacak" şeklinde bir tespit daha duydum. bu da iyi bir tespitti bence. kriz bu konuda da bir şeyler yapılmasını sağlayacak gibi geliyor bana.

Açıkçası beyazcamın uzun süredir devam eden statik format anlayışının mecburen de olsa değişeceğini düşünmek yeni ve özgün yapımlar geleceği umudu doğuruyor bende..ha ne kadar özgün olur bilemem. düşük bütçeli 70-80 stüdyo programı olur. bunların ancak bir iki tanesi özgündür ama sonunda onlar kazanır..gibi geliyor bana..

ranini dedi ki...

@telatabi

orjinal bir formatı telifini alarak yayımlamanın bir ayıbı yok zaten. sorun olan formatı çekiştirip büzmekte. adamlar 35 dakika yarışma formatı yazmış misal. bizim kanallar istiyor 2 kuşak reklam yayınlasın. n'olcak? haydi formatı ez büz, itele çekiştir çıkar 65 dakikaya. yani.. neyse.. böyle yani..

ayla dedi ki...

anket seçeneklerinden en az 3 tanesi benim için doğru cevap olduğu için

"süpermen olmak lazım bazen"

seçeneğini tıkladım. Süper anladım artık senin espirilerini:) :) :)

teletabi dedi ki...

@ranini

elbette, telif hakkı alınmış orjinal bir formatın esnetilmesi değil söylemek istediğim. lakin bu mevzuda da herhalde bizim yapımcılarımız kadar tecrübe sahibi bir sektör yoktur dünyada. eheheh.:)

demek istediğim bir kaç özgün, yani "tamamen" özgün, format göreceğiz gibi..ha bu durum elbette krizin tv dünyasına hayırlı geldiğini söylemek için edilmiş kelam değil. bilirsiniz bizim memleketin insanı genelde, mecbur kalmadıkça o şeyle uğraşmaz. bunun en güzel örneklerinden bir kaçı formula 1 organizasyonunun ve şampiyonlar ligi finali organizasyonunun son dakikalarda hazır olabilmesi. demek istediğim bu kriz, yapımcıları özgün ve yaratıcı şeyler bulma konusunda teşvik edici olacak. elbette burada niteliğin ne kadar yüksek olabileceği tamamen izafidir. ben de çok düşük bir nitelik oranı bekliyorum şahsen ama bir iki tane özgün ve başarılı adam/kadın çıkacak diyorum.. Bir fikri olup da televizyon dünyasına girmek isteyen amatörler için en uygun vakitlerdir kriz zamanları.
Pollyana da çok yakın arkadaşımdır bu arada :)))

kadıköylü dedi ki...

fotoğrafın konuyla uyumu mükemmel "vatan konserve" göndermesi fevkaladenin fevkinde olmuş. yazı tam bir komplo teorisi ama polyana abla durumu kurtarmış. iyi bir ikili olmuşsunuz:))))))

ranini dedi ki...

@teletabi

"Bir fikri olup da televizyon dünyasına girmek isteyen amatörler için en uygun vakitlerdir kriz zamanları."

bu cümleniz de yaklaşan fırtınanın ayak sesleri gibi oldu benim için
:)

Anonymous dedi ki...

"Bergüzar Korel'le aşk yaşadığı dedikodularına Halit Ergenç cevap vermiş. "Bergüzar'ı çocukluğundan bilirim, annesiyle sete gelirdi. Karımla gülüyoruz bu yazılanlara." demiş. Laf mı bu şimdi? Niye cevap verirsiniz mesnetsiz olduğunu bildiğiniz, inandığınız sözlere de zemin oluşturup, lafın uzamasına sebep verirsiniz acaba? O sana, sen ona, hiç yoktan bir hafta gündem oyalar, laf döner, kamera mikrofon uzanır şimdi.. Hayır, kimin bunlara ihtiyacı var anlamıyorum, henüz dizi de izleniyor. Allah gülmekten ayırmasın da, ne zaman ortaya atılan "asılsız" bir dedikodu olsa ve bu "gülüşme" klişesiyle cevap verilse, altından başka bir gerçek çıkar. Aman diyeyim.."


halit ergenç boşanıyormuş açıklama yapmış. gazetede haberi okuyunca senin yazdığın bu yazıyı hatırladım


cevap ver n'olcak şimdi?

açılın ben doktorum dedi ki...

ne kemer sikma politikasi yahu? gazetede okudum, komedi dukkani kanal d'ye transfer olsun diye trt'ye tazminat bile odemeyi teklif etmisler.

1 milyon dolar. sadece tazminat icin. program basi su an aldiklari paranin da fazlasini teklif etmisler.

hangi kemeri nasıl sikiyorlar anlamadım, sen anladin mi ranini?

;)

ranini dedi ki...

@açılın ben doktorum


anladım:)

sema dedi ki...

Bölüm başına 30.000 ytl alan başrol oyuncularına gıcık oluyorum.
dün suya bu diyenlerin bu parayı hiç haketmediklerini düşünüyorum. eğer bu kriz dalgası onların paralarını azaltacaksa buna en başta ben alkış tutarım. ama maalesef yine onlara hiç bir şey olmaz, olan teknik ekibe ve yan rollerdekilere olur. teknik ekip eskiden günde 24 saat çalışırken kemer sıkma politikasıyla günde 25 saat çalışmaya başlarlar.

Anonymous dedi ki...

dizilerin bitmesi demek, bu sektörde çalışan bir sürü insanın işsiz kalması demektir.